Son Dakika

Eğitimde Dopamin: Ödül Sisteminin Öğrenmeye Etkisi

Muhammed Alkın YALÇIN-  Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen

 

Dopaminin Beyindeki Rolü: Öğrenmeden Mutluluğa

Psikoloji tarihine bakıldığında genetik ve çevresel faktörlerin insan yaşamına etkisi hep tartışılan konu olmuştur. Psikolojinin bilim olarak temellerinin atıldığı yıllarda ağırlıklı olarak çevresel faktörler kabul görmüştür ancak günümüzde ise hem çevre hem de kişilik insan davranışlarının temelinde yatan sebep olarak görülmüştür. Bu önemli gelişimin ana faktörü ise genetik ve beyin üzerindeki çalışmaların rasyonel sonuçlar elde etmesinden kaynaklanmaktadır. Bu çalışmalar sonucunda ruh ve eğitim bilimciler yeni öğrenme modelleri keşfetti. Yapılan çalışmalarda keşfedilen öğrenme modellerinin amacı, öğrenen bireylerde hem öğrenme çıktılarını arttırmak hem de daha çok dopamin ve serotonin adlı nörotransmiter seviyelerini arttırmak olmuştur. Bu yazımızdaki konu ise beynimizdeki merkezi sinir sisteminde bulunan ve öğrenme davranışından motor hareketlere kadar şekillendiren dopaminin işlevi üzerine olacaktır.

Beynin diensefalon (ara beyin) bölgesindeki hipotalamustaki nöronlar üzerinden üretilen dopamin, motor kontrol, duygu düzenleme, güdülenme (motivasyon) gibi işlevsel rolü oynamaktadır. Dopaminin öğrenme sürecindeki rolünü incelemek için mezolimbik yolu irdelememiz gerekmektedir. Mezolimbik yolda VTA (Ventral Tegmental Alan), Nucleus Accumbens ve diğer limbik yapılar (amigdala, hipokampüs) bulunmaktadır. Mezolimbik yolda haz ve ödül algısı bunun yanı sıra ödüle ulaşmak için vereceğimiz çabanın kaynağı olan motivasyon yer almaktadır. Mezolimbik yolda olumlu deneyimleri tekrar etme üzerine kodlanmıştır. Bu olaya örnek ise Devlet Bursluluk Sınavını kazanan öğrencinin Lise Giriş Sınavına daha fazla çaba sarf etmesi olarak gösterebiliriz. Bu bağlamda beynin ödül sistemine odaklanmamız gerekmektedir. Beynin ödül sistemi 3 temel unsura bağlıdır. Bu unsurlar ise ödül beklentisi, anlık ödüller ve öğrenmedir. Birey gerçekleştirmek istediği davranışın sonucunda ödül olduğunu biliyorsa bu davranışa odaklanır ve çaba sarf eder; bu döngüye ise ödül beklentisi denir. Beklenenden büyük bir ödül veya davranış sonucu hemen verilen ödül ise anlık ödülleri ifade eder ancak buradaki kritik nokta ödül tahmin hatası diyebiliriz. Ödül tahmin hatası ise beklenen ve gerçekleşen ödül arasındaki farka denmektedir. Bunun sonucunda öğrenme meydana gelmektedir. Birey ödüle götüren ipuçlarını veya yöntemleri daha fazla tercih etme eğilimine sahip olmaktadır.

 

Nöropsikolojinin Eğitim Bilimleriyle İlişkisi: Dopamin Üzerine Bazı Deneysel Çalışmalar

Ödül Tahmin Hatası Deneyi (Reward Prediction Error)

Wolfram Schultz 1997 yılında maymunlar üzerinde dopamin etkisini araştırmıştır. Deneklere (maymunlara) ışık vermiştir. Işıktan sonra da ödül olarak meyve suyu vermiştir. Böylece bir uyaran ile ödül arasında ilişki kurmuştur. Ancak ödül tahmin edilirse dopamin nöronlarının aktivitesinde azalma meydana gelmektedir. Eğer ödül beklenenden fazla ise dopamin nöronlarının aktivitesi artmakta olduğunu belirtmiştir.

Peter Dayan ve Read Montague’nin Geliştirdiği Matematiksel Model

Ödül tahmin hatasına yönelik diğer bir deneysel çalışma ise Peter Dayan ve Read Montague’nin geliştirdiği matematiksel modellerdir. Bu deneyde Temporal Difference (TD) adı verilen pekiştirmeli bir öğrenme algoritmasını kullanılmıştır. Temporal Difference (TD) ödüllerin zamanlamasını da dikkate almıştır. Hatta Peter Dayan ve Read Montague beynin ödülleri nasıl tahmin ettiğini ve öğrenme süreçlerini nasıl yönettiğini matematiksel olarak ifade etmiştir. Bu çalışmaların sonucunda ise çıkarım olarak pozitif bir tahmin sonucu dopamin salınımının arttığını ancak negatif bir tahmin oluşursa dopamin salınımının azalacağını belirtmiştir. Bu deneyin sonucunda oluşan model, yapay zekâ için yapısal bir teori içermektedir.

 

Kendiliğinden Uyarılma (Self-Stimulation) Deneyi

James Olds ve Peter Milner tarafından gerçekleştirilen bu deney, beynin belirli bölgelerinin elektriksel uyarımıyla bireylerin kendilerini tekrar tekrar uyardıklarını ortaya koymuştur. Deney ilk olarak fareler üzerinde denenmiştir. Denekler düğmeye bastıklarında dopamin nöronu üreten hipotalamus bölgelerinde uyarılmasını sağlayacak düzenek kurulmuştur. Deneyin sonucunda fareler düğmeye sürekli bastıkları tespit edilmiş ve hatta bu davranışı temel ihtiyaçların dahi önünde tuttukları araştırmacılar tarafından literatüre eklenmiştir. Bu deney sonucunda bağımlılık tedavilerinde beynin ödül sistemi hedeflenmiştir.

Monty Hall Problemi

Deney adını, 1960’larda yayınlanan bir Amerikan TV yarışma programı olan Let’s Make a Deal’in sunucusu Monty Hall’dan almıştır. Yarışmada, katılımcılardan üç kapıdan birini seçmesini istenir. Bir kapının arkasında büyük bir ödül vardır; diğer iki kapının ardında ise küçük veya değer olarak tatminkâr olmayan ödüller mevcuttur. Katılımcı bir kapıyı seçer ancak kapılar kesinlikle tatminkâr olmayan ödüller içerir. Daha sonra katılımcıya tekrar bir seçim şansı daha verilir. Seçimi değiştirmek ve bulunduğu kapıda kalmak gibi seçenekler sunulur. Problemin asıl amacı ise seçimi değiştirmek mi avantajlı yoksa seçimi değiştirmemek mi? Katılımcılar ise yanılgıya düşer ve kapı sayısının iki olduğu varsayımıyla hareket eder. Ancak bu matematiksel olarak yanlıştır. Matematiksel analize göre seçiminizi değiştirmek her zaman daha yüksek bir kazanma olasılığı sunar.

Eğitimde Dopamini Arttırmanın Yolları Nelerdir?

Hedef Belirleme

Öğrencilere kısa vadeli ve açık anlaşılır hedefler koymak ve bu hedefler gerçekleştirildikten sonra ödüllendirmek motivasyonu arttırmaktadır. Ayrıca öğrenciye hediyeler sadece maddi olarak değil manevi anlamda (teşekkür ve sertifika gibi) olabilir.

 

Oyunlaştırma

Bilimsel çalışmalar (Nash Dengesi) işbirlikçi görevler içeren oyunların da dopamin nöronlarını aktivite ettiğini belirtmiştir.

Seviye atlama sistemi ve rozet sistemi ise dopamin nöronlarını aktivite etmekte önemli bir rol oynadığı bilimsel bir gerçektir.

Pozitif Geri Bildirim

Bireyin hatalarının üzerinde çok fazla durmak yerine yapabildiklerinin üzerinde durmak özgüveni arttırır. Bunun yanı sıra dopamin salgılanmasını da tetikler.

Merak Uyandırma

Öğrencilere yönelik ilgi çekici sorular veya özgün materyal tasarımı da beynin ödül sistemini aktivite eder.

Zihinsel Egzersizleri veya Fiziksel Aktiviteleri Kullanmak

Ders sırasında dikkat ve bilgi transferi için zihin egzersizlerinin yanı sıra molalarda basit fiziksel aktiviteler de dopamin nöronlarını aktivite eder.

Yaratıcılığı ve Bireyin Özerkliğini Desteklemek

Yapılan bilimsel çalışmalarda öğrencilerin bağımsız düşünebilmesi ve özgün ürün ortaya koyma çabası da dopamin nöronlarını aktivite ettiği saptanmıştır.

 

Beslenme ve Uyku Düzeni

Dengeli beslenerek ve doğru vitaminler edinerek de dopamin salgılanmasını sağlanabilir. Bunun yanı sıra Amerikan Uyku Tıbbı Akademisine göre günde en az 7 saat uyku süresi olmalıdır.

Teknoloji Kullanımı

PİSA 2018 verilerine göre dünyada ve ülkemizde eğitim ortamında 2D, 3D ve yapay zekanın kullanımı artmıştır. Bu bağlamda teknolojinin etkin kullanımı da öğrencilerdeki dopamin nöronlarının aktive edilmesini sağlamaktadır.

Grup Çalışmalarının Arttırılması

Yapılan araştırmalarda öğrencilerin grup çalışmasında sosyal becerilerinin geliştiğini ve bunun sonucunda ise dopamin salgılanmasının arttırdığını ortaya konulmuştur.

Anlam Arayışını Desteklemek

Öğrencilerin istenen becerileri kazanması için hedefin anlamlandırılması ve konunun günlük yaşam becerilerine entegrasyonu da dopamin nöronlarının aktive edilmesini sağladığı yapılan çalışmalarda ortaya konulmuştur.

 

Dopamin Bağımlılığına Dikkat Edilmeli

Eğitim ortamlarında dopamini harekete geçirmek önemli ve desteklenen bir yöntemdir ancak dengeli yaklaşılması önem teşkil etmektedir. Ödüllerin fazla verilmesi öğrencinin ödül odaklı eyleme geçmesine neden olabilir ve içsel motivasyonunu azaltabilir. Bu durumun önüne geçmek amacıyla, eğitimciler öngörülemeyen, spontane, yalın ve etkili ödül mekanizmalarını tercih edebilirler.

 

Ödül ve Öğrenme: Dopaminin Eğitime Katkısı

Dopamin, sadece beynin ödül sistemini harekete geçirmekle kalmaz, aynı zamanda öğrenme ve hafıza gibi bilişsel işlevlerin gelişmesini destekleyen kritik bir rol oynar. Depresyon, kaygı gibi duygudurum bozukluklarına ve öğrenilmiş çaresizlik gibi eğitimde karşılaşılan engelleyici faktörlerin de azalmasına olanak tanır.

Eğitimde oyunlaştırma, küçük hedef odaklı ödül sistemi geliştirmek, grup çalışmalarını desteklemek ve sosyal becerileri pekiştiren yaklaşımları benimsemek öğrenme üzerinde etkili yöntemlerdir.

Sonuç olarak, dopaminin eğitime entegrasyonu, gelecekte eğitim modellerine yeni bir perspektif kazandırarak öğrencilerin öğrenme yolculuklarını daha keyifli ve verimli hale getirebilir. Bu yaklaşımı benimsemek hem bireysel hem de toplumsal düzeyde eğitimsel başarıları artırma potansiyeline sahiptir.

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir