Son Dakika

Tezhip dalında Türkiye birincisi Bursa’dan

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen 20. Devlet Türk Sanatları Yarışmasında tezhip dalında birincilik ödülüne Osmangazi Halk Eğitim Merkezi El Sanatları Öğretmeni Meliha Kantarcı layık görüldü. Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Sabahattin Dülger, Kantarcı’yı başarılarından dolayı tebrik etti.

 

Canan GÜLEÇ

 

Osmangazi Halk Eğitim Merkezi El Sanatları Öğretmeni Meliha Kantarcı, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen Türk Sanatları Yarışmasında tezhip dalında Türkiye birincisi olarak başarı ödülü almaya hak kazandı. Başarılı öğretmeni makamında kabul eden Sabahattin Dülger, Meliha Kantarcı’yı gösterdiği başarısından dolayı tebrik etti. Ziyarette Osmangazi Halk Eğitim merkezi Müdürü Mehmet Köse’de hazır bulundu.

Osmangazi Halk Eğitim Merkezinde geleneksel sanatlarımızdan biri olan tezhip sanatı kapsamında 8 yıldır kesintisiz olarak eğitimi veriliyor. Pek çok öğrenci yetişmesine ve eser verilmesine vesile olan El Sanatları Öğretmeni Meliha Kantarcı, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen 20. Devlet Türk Sanatları Yarışmasında tezhip dalında birincilik ödülüne layık görüldü. Yüzyıllara dayanan tezhip sanatını 22 yıldan bu yana öğrenme ve deneyimleme sürecinde olan sanatçı-öğretmen Meliha Kantarcı, bugüne kadar pek çok eser kazandırdı. Halen Osmangazi Halk Eğitim Merkezi bünyesinde görev yapan Kantarcı, hafta içi her gün ücretsiz olarak açılan kurslarda pek çok sanatseverlere bilgisini ve tecrübesini aktarıyor. Meliha kantarcı ayrıca bunun yanında mimari alanda deforme olmuş kalem işi desenlerine tepki olarak cami kalem işi tasarımları da yapıyor.

TEZHİBİN TARİHİ KİTAP KADAR ESKİ

Osmangazi Halk Eğitim Merkezi El Sanatları Öğretmeni Meliha Kantarcı, tezhip sanatının tarihine dair şu bilgileri paylaştı: “Tezhip, özellikle küçük ebatlarda hassas bir şekilde uygulanan bir kitap süsleme sanatıdır. Tarihi kitap kadar eski olan bu sanatı icra edenler, Uygurlardan başlayarak Selçuklu, Beylikler, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde kendi zamanlarına pek çok nadide eser bırakmışlardır.”

YAZIYA ALTIN DOKUNUŞ

Tezhip sanatının ana malzemesinin altın olduğuna dikkat çeken Kantarcı, “Arapça altın sözcüğü olan ‘zehep’ kelimesinden gelen tezhipte ana malzeme altındır. Altınla birlikte toprak boyalardan çeşitli renklerin kullanıldığı, ince fırça tekniğinin önem kazandığı bu sanat yazma eserlerde yazının (hattın) bezenmesi, en güzel biçimde giydirilmesi olarak hayata geçmiştir.” dedi.

SANATSAL ARAYIŞLAR TEZHİPLE BULUŞTURDU

“Sanatsal düşünce; Allah tarafından bazı insanlara doğuştan verilmiş bir özellik bence.” diyen Osmangazi Halk Eğitim Merkezi El Sanatları Öğretmeni Meliha Kantarcı, tezhiple yolunun buluşmasını ve aldığı eğitimi şu ifadelerle aktardı: “Küçük yaşlardan beri hep sanata ilgim vardı. Bu arayış benim el sanatları öğretmenliği okumama vesile oldu. Ancak adında sanat olan bu bölümde sanattan çok zanaat vardı. 1997 yılında, Ankara’da alanında ilk olan ‘Turkuaz Güzel Sanatlar Nakkaşhanesi’nin açıldığını haber aldım ve hocam Muhsine Akbaş’tan adını bile yeni duyduğum tezhip sanatını öğrenmek için özel derslere başladım. 1999 yılında mezun olana kadar 2 yıllık kısa bir eğitim sürem oldu. Kısa diyorum çünkü tezhip sanatı usta- çırak usulü öğrenilen, uzun yıllar öğrenme ve tecrübeyle beraber bir olgunlaşma sürecidir. Mezun olduğum yıl Sivas’a atamam oldu ve hocamdan aldığım eğitim yarım kaldı. 12 yıl Sivas’ta görev yaparken tezhiple alakam hiç kesilmedi. Araştırmaya, tasarlamaya ve eser üretmeye çalıştım.”

“TEZHİP SANATININ HAKKINI VEREBİLME ENDİŞESİNİ HEP TAŞIDIM”

2011 yılında Osmangazi Halk Eğitim Merkezi’ne tayin olmasıyla birlikte tezhip dersleri vermeye başlayan Kantarcı, “Amacım, öğrencilerime bu sanatın inceliklerini anlatırken kendi eksikliklerimi de tamamlamak ve kabiliyetimi arttırmaktı.” dedi. Kantarcı, bugüne dek katıldığı yarışmalar ve elde ettiği derecelere dair şunları söyledi: “Tezhip sanatının hakkını verebilme endişesini hep taşıdım. Bu sebeple de uluslararası yarışmalara katıldım. 2015 yılında ‘Yedi Tepe Yedi sanat Uluslararası İstanbul Klasik Sanatlar Yarışması’nda teşvik ödülüne, 2017 yılında da ‘Konya Uluslararası İslam Sanatları Yarışması’nda mansiyon ödülüne layık görüldüm. Son olarak da 5 Aralık 2019’da ödül töreni yapılan ‘Kültür ve Turizm Bakanlığı 20. Devlet Türk Sanatları Yarışması’nda Zahriye Sayfası adındaki eserim başarı ödülüne layık görüldü. Bu ödüller benim için icazet demekti. Sanatın hakkını verebiliyor duygusu müthiş. Bu süreçte sanatsal çalışmalarım çok gelişti. Geleneksel sanatlarımızla ilgilenen ve yeni başlayanlara tavsiyem odur ki azim ve sevgiyle kendinizi geliştirebilirsiniz. Sanatı seviyorsanız umutsuzluğa kapılmayın, kapıların bir bir açıldığını göreceksiniz.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir