Telefon, tablet ve televizyonun çocuğun dil gelişimi üzerinde çok önemli etkileri olduğuna dikkat çeken uzmanlar, sınırlı kullanım konusunda uyarıyor. Günlük kullanımın 45 dakika ile sınırlandırılması gerektiğinin altını çizen uzmanlar, konuşma sorunu yaşayan çocukların 3 kat daha yoğun teknolojiye maruz kaldıklarını vurguluyor. Çocuğun anne ve babasıyla zaman geçirip oyun oynaması, dil gelişimine önemli katkılar sağlıyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Dil ve Konuşma Bozuklukları Uzmanı İbrahim Yaşa, bilgisayar, tablet, cep telefonu ve televizyon gibi teknoloji kullanımının geç konuşmaya sebep olduğunu, dil gelişiminde sorunlara ve konuşma bozukluklarına yol açtığını söyledi. Dil ve Konuşma Bozuklukları Uzmanı İbrahim Yaşa, geç konuşma ve dil gelişiminde sorun yaşayan çocukları değerlendirirken teknolojinin ailede kullanımını göz önünde bulundurduklarını belirterek, “Bu çocuklar neden konuşmuyor, neden bu dönemde bu çok yaygın ya da bu sorun neden çok fazla karşımıza çıkıyor? Biz çocukların dil ve konuşma becerilerini değerlendirirken şunu soruyoruz; yoğun tablet ya da televizyon veya telefon maruziyeti var mı? Yoğun miktarda bunlarla haşır neşir oluyor mu, gün içerisinde ne kadar süre bunlara maruz kalıyor?” diye konuştu. Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın “Televizyon ucuz bakıcı” sözünü hatırlatan İbrahim Yaşa, “Ucuz bakıcıya emanet edilmiş çocuklar olarak adlandırılan, yoğun derecede tablet ve telefonla vakit geçiren çocukların karşımıza iletişim sorunları yaşayan bireyler olarak çıkma ihtimali yükseliyor” uyarısında bulundu.
Konuşma sorununda 3 kat fazla teknoloji kullanımı
NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Dil ve Konuşma Terapisi Kliniği’ne başvuran danışanlara ve normal gelişen çocuklara yönelik karşılaştırmalı bir çalışma yaptıklarını ifade eden İbrahim Yaşa, konuşma sorunu yaşayan çocukların 3 kat daha yoğun teknolojiye maruz kaldıklarını kaydetti. Yoğun derecede tablet, telefon kullanan, Dil ve Konuşma Terapisi Kliniği’ne başvuran, konuşma gecikmesi ya da konuşmayan 3-4 yaşlarındaki çocukların telefon ve tablet kullanım oranları ile ilgili çalışma yaptıklarını ifade eden Yaşa, “30 aileye ‘Çocuğunuza günde ne kadar süreyle telefon ve tablet verdiniz, ekranda ne kadar zaman geçirdi?’ gibi sorular yönelttiğimiz bir anket uyguladık. Bir de aynı yaş döneminde olan, normal gelişen çocuklara bir anket uyguladık. İki gruba baktığımızda konuşma gecikmesi nedeni ile başvuran ailelerin çocuklarında diğer gruba göre 3 kat daha yoğun telefon, tablet ve televizyon kullanımı olduğunu gördük” dedi.
En sağlıklı iletişim kanalı; konuşma
Ailelerin fazla teknoloji kullanımının zararlı olacağı konusunda çok fazla endişe taşımadıklarını oysa teknoloji kullanımında iletişimin oldukça sınırlı ilerlediğini ifade eden İbrahim Yaşa, şunları söyledi: “Aileler şunu soruyor; ‘Hocam orada bir konuşma var bir oyunla etkileşimi var. Neden iletişim gelişimini etkilesin ki? Benim arkadaşlarımla bulunduğum yemek ortamında yaptığımız sohbet çocuğu nasıl etkileyebilir? Çocuk neden bu ortamda bulunsun? Onun yerine kendini onu eğitici oyunu ile oynasın. Oradan belki bir şeyler öğrenir.’
Ben ailelere şunu söylüyorum; iletişim: Kaynak, alıcı, mesaj ve bir kanal üzerinden işleyen bir sistem. Ben kaynağım, karşımızdaki alıcı. Konuşma aracılığı ile bir mesaj yolluyorum. Karşı taraf da bana bir geri dönüş veriyor. Bu bir iletişim kanalı ve sağlıklı iletişim kanalı. Tablette durum şöyle gelişiyor; Çocuğunuz iletişim kanalı tablete dokunarak bir mesaj yolluyor dokunarak. Tablet ona bir geri bildirimde bulunuyor ama bu sözel bir geri bildirim değil. İletişim tek tarafa dönüyor ve beynin sağlıklı iletişim geliştirme paternini etkiliyor. Bu bağlamda çocuk, iletişim için konuşma yerine belki işaretleri kullanıyor ama konuşma gelişimi geri kalıyor.
‘Anne gel’ diyeceğine el işareti yapıyor. Sonra ailelerden ‘Bizim çocuk neden konuşmuyor?’ şeklinde başvurular başlıyor. Yani teknoloji kullanımı ile dil gelişimi arasında çok anlamlı düzeyde bir ilişki olduğunu düşünüyorum. Yoğun derecede tablet, telefon ve televizyon maruziyetinin çocukların dil ve konuşmaları gelişimi açısından ve bunları da etkileyen zihinsel, bilişsel gelişimi açısından ciddi anlamda kendi akranlarından geri kalmasında önemli bir faktör oluşturduğunu düşünüyorum.”
Günde 45 dakikayla sınırlı olmalı
Çocukların teknoloji kullanımı konusunda ailelerin mutlaka sınırlama getirmesi gerektiğini ifade eden İbrahim Yaşa, anne ve babalara önemli tavsiyelerde bulundu: “Günde maksimum 45 dakika bir oyun zamanı olabilir ya da televizyonda, tablette zaman geçiriyor olabilir ama bu süre uzuyorsa yani 45 dakikanın üzerine çıkılıyorsa hem çocukla geçirilen kaliteli zamandan hem de çocuğun iletişim gelişimi açısından şüphelenilmesi gerekir. Burada ebeveynler de kendilerini sorgulamalı. Tabii bu şu anlama da gelmiyor; hiç vermeyelim uzak büyüsünler. Tabi ki teknoloji onların gelişimine katkı sağlayabilir ama bir ölçüde katkı sağlayabilir. Bir ölçüyü geçtikten sonra artık ciddi anlamda zarar vermeye başlıyor.
Onlarla oyun oynayın!
Anne ve babalar çocuklarını sadece yemek yedirerek büyütemeyeceklerini, onları doğru saatte uyutarak geliştiremeyeceklerinin farkına varmalı. Çocukla beraber oyun oynamanın iletişim ve dil gelişimini destekleyeceğini akıllarından çıkarmalılar. Oyun oynamak için evde evde uygun ortamlar oluşturmaları çok önemli. Dilsel gelişim açısından anne ve baba çocukla doğru bir şekilde ilgilenirse çocuğun konuşma gelişiminde önemli bir destek olabilirler.”